02/10/2013
http://reyhanli.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2013_10/02021231_nfo.pdf
Norm Fazlası Öğretmenler
14 Ekim 2013 Pazartesi
Meb'den Norm fazlası öğretmen açıklaması-19 Eylül 2013
Milli eğitim Bakanlığı Personel Daire Başkanlığı özür grubu atamaları neticesinde atanan fakat alanlarında boş kadro olmadığı gerekçesiyle bazı öğretmenlerin norm kadro fazlası olarak okullarda istihdam edildiğini belirtti. Bu uygulamaya gerekçe olarak ise MEB’in ailenin korunması anlayışı çerçevesinde atamaları gerçekleştirdiğini, fakat norm kadrosu yeterli olan okullarda norm fazlası olarak istihdam edildiklerini belirtti.
DAĞITIM: Tüm Okul /Kurum Müdürlüklerinin Dikkatine!
KONU: Özür Durumu Nedeniyle NormKadro Fazlası Olarak Atananlar
KONU: Özür Durumu Nedeniyle Norm
Sent: Wednesday, September 18, 2013 10:18 AM
Subject: özür durumu nedeniyle norm kadrofazlası olarak atanan öğretmenler
Subject: özür durumu nedeniyle norm kadrofazlası olarak atanan öğretmenler
Sayın yetkili;
özür durumuna bağlı yer değiştirmelerde alanlarıbakımından istihdam imkanı bulunmayanöğretmenler aile birliğinin korunması vb. nedenlerle norm fazlası olarak istihdam edilmek zorunda kalınmıştır. Bu şekilde ataması yapılan öğretmenler, atandıkları eğitim kurumunda öncelikle rapor ve izinli gibi nedenlerden boş geçen/geçecek derslere girecekler ve atandıkları eğitim kurumunda norm kadro fazlası olarak istihdam edilecektir.
Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Grup Başkanlığı
Bu maile göre Norm fazlası öğretmen sadece atandıkları eğitim kurumunda norm fazlası olarak istihdam edilecektir. Görevlendirme yapılmayacağını söylüyor...
Norm Fazlası Öğretmen Atamaları 2013
Norm fazlas öğretmen atamaları daha herhangi bir ilde başlamamıştır...
Bir Norm Fazlası Öğretmenin Macerası
4+4+4 sistemi ile norm fazlası
olan sınıf öğretmeniyim. Geçen sene eylül başlarıydı. Müdürüm yanıma geldi ve ‘norm
fazlası oldun!’ demesiyle serüvenim başladı. Ama benim sınıfım var (4.sınıf
olmuştum) o ne olacaktı? Anladım ki kimsenin umurunda değilmiş sınıfımın
olması.
Belki birçok norm fazlası
arkadaşa tanıdık gelecek; forumlardan gözümü alamıyordum. Ankara Milli Eğitimin
bir yazısına denk geldim. ‘Sınıfı olan sınıfını okutmaya devam edecek’ yazıyordu.
Asılan suratım biraz gülmeye başlamıştı ki hevesim kursağımda kaldı. Bizim
milli eğitimde böyle bir uygulama yokmuş. Nasıl olur dedim Bakanlık bir tane değil mi?
147yi aradım. Onlarında haberleri yok. Bakanlığa kadar telefon açtım ama
maalesef. Hatta o zaman görüştüğüm bir müfettişte orası ‘Ankara orada büyük
insanlar var’ demişti. Çifte standart ve ikili uygulamaların birincisiydi bu.
Her kafadan bir ses vardı o
zaman. Norm fazlaları şöyle olacak. Norm fazlaları böyle olacak. En komiği de
şuydu. Bilinen bir sendikanın başkanı çıkmış ‘hiçbir
sınıf öğretmeni norm fazlası olmayacak, mağduriyet yaşanmayacak’ diyordu.
Dediği gibi oldu değil mi?
İl
Milli Eğitimler norm fazlası atama başvurusuna teker teker çıkmaya başladı. Her
çıkan duyuruyu inceliyordum. Çoğu Başvuruların altında büyük punto ve koyu
harfle şöyle yazıyordu. Boş kalan yerlere Resen
atama yapılacağı yazıyordu.
Başvurular bile birbirini
tutmuyordu. A ili; ilçe önceliği tanıyarak başvuru alırken B ili; il içi sıra
atama uygulaması yaparak başvuruları alıyordu. Aynı benim görev yaptığım il
gibi. Atama yer değiştirme yönetmeliğinde ‘İLÇE ÖNCELİĞİ (ilçede açık olan
norma ilçedeki norm fazlası öğretmen önceliklidir) tanınır.’ yazıyordu.
Yönetmelik okumasını bilmeyen müdürlerimiz mi var diye aklımdan geçirdim ve
şube müdürünün yolunu tuttum. ‘İsteyen Mahkemeye versin!’ demesin mi? İlçemde
boş bir yer vardı ve orası benim hakkımdı. 147’yi aradım, bimere yazdım. Bimer
hala inceliyormuş, 147 başvuru alalım biz sana döneriz dediler hala dönecekler.
Sonra öğrendim ki İl Milli Eğitim Müdürlüğü bu uygulamayı yaparken birilerini
kurtarmış. Bu ikinci çifte standart, ikili uygulamaydı.
Tercihler yapıldı sonuçlar
açıklandı. Atanamadım. Boş yere de ilden bir başkası atanmıştı. Dönem içinde
ilçede farklı okullarda derse girdim. Çoğu zaman da kendi okulumda oturduğum. ‘Neden
alan değiştirmedin?’ diye soranlar vardır şimdi. Yan alanım yoktu. İl milli
eğitimimiz farklı olmayı seviyor olacak ki açık olmasına rağmen zihinsel
engelliler ve teknoloji tasarım branşlarından norm açmadı.
Yeni
eğitim öğretim dönemi başlıyordu. Seminerde herkesin planları vardı okulla ve
öğrencilerle ilgili. Ben ise diken üstündeydim. Acaba ne olacağım diye
düşünüyordum.
Okullar başladı. Tüm
öğretmenler derslerine girerken ben öğretmenler odasında öylesine oturuyordum.
Yaptığım hiçbir şey yoktu. En acısı da şuydu; Öğretmenim siz kimin
öğretmenisiniz? Öğretmenim sizin sınıfınız yok mu? Siz hangi sınıfa
gireceksiniz?
Öğrencilerin sorduğu bu
sorulara cevap bulamıyordum.
3 hafta olmuştu. Ben de mi
bankamatik memuru oldum diye düşünüyordum. Ama ben olmak istemiyordum.
Kazandığım parada alnımın terinin olmasını istiyordum. Alın teri olmayan para
da bereket olmaz derdi büyüklerimiz. Ama büyüklerimiz(!) böyle düşünmüyor
olacak ki benim gibi birçok öğretmeni norm fazlası yaptı.
Şu an ilçemde ’16 tane
ücretli öğretmen çalışıyor.’ Sosyal Bilgiler öğretmenliği mezunu Türkçe
dersine, birkaç sınıf öğretmeni mezunu İngilizce dersine, hatta öğretmenlik
mezunu olmayan bile derse giriyor. Ben giremiyormuşum. Sebep ise benim
sertifikam yokmuş. Ücretli öğretmenin
kadrolu öğretmenden daha değerli olduğu bir yerdeymişim haberim yokmuş. Çifte
standart etti 3.
Şu
ana kadar 8 tane dilekçe yazdım. Görevlendirme istediğimi belirttim. Ama maalesef
olmadı. Olanlar var mı? Sizce…..
Artık
uğraşmamaya, sormamaya, soruşturmama kararı aldım. Neden mi sordukça,
araştırdıkça işlerin nasıl bir şekilde yürüdüğünü gördüm. Bu kurumda benim ne işim
var diye sormaya başladım.
Bugün
bakanımız jest yapmış ve bayram mesajı yollamış. Teşekkür ederim bakanım demek dilimin
ucuna dahi gelmiyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)